0 312 217 46 43
info@tekder.com.tr
Küresel koronavirüs salgını sonrası yeni normal üzerinde bitmeyen tahminler yapılıyor; ama kesin olan bir şey var ki, o da hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı gerçeği. Salgın, endüstri 4.0’ın da egemen bakış açısıyla beraber tüm sektörleri, iş yapış biçimlerini yeniden şekillendirmek ve bu doğrultuda stratejiler planlamak durumunda bırakmıştır; çünkü bugün yeni normal olarak tasvir edilen tüm yöntemler aslında endüstri 4.0’a ilişkin öngörülerin bileşenleridir. Salgın sadece bu değişimi hızlandırmış ve direnci ortadan kaldırmıştır. Yeni normale uyum sağlamak ve yeni normalde kazanan olmak için işletmeler; değişmek, dönüşmek, evrilmek ve yenilenmek zorundadırlar. Özellikle, tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarına doğru, çarpıcı, odaklanmış ve etkin biçimde cevap vermek durumunda olan işletmelerin, proaktif stratejiler benimseyerek, adım atmaları zaruridir. İşletmelerin; pazarı yeni normale göre yeniden bölümlendirmeleri, hedef pazarlarını belirlemeleri, en hızlı tepki verecek ve katma değer yaratacak pazar bölümünü doğru seçmeleri, müşterilerinin önceliklerini yansıtan yeni pazarlama sunumları ortaya koymaları ve sadık müşteriye odaklanmaları gerekir.
Charles Darwin’in de dediği gibi, hayatta kalanlar, en güçlü türler değil, en zeki türler değil, değişime en çok duyarlı olanlar olacaktır. Kapsam ekonomisi gündemde Salgının yarattığı koşullar; endüstri 4.0’ın sağladığı teknolojik imkanlar da kullanılarak, ölçek ekonomisini gündemden uzaklaştırmış, kapsam ekonomisini masaya oturtmuştur. Hem yerel pazarlama hem de uyarlanmış ve katma değeri yüksek ürünler uyarlama, diğer bir deyişle mikro pazarlama, bugünün tartışılmaz en çok tercih edilen hedef pazar seçimi stratejileridir. Yerel pazarlama, tedarik zincirine ilişkin zayıflıklar ve tüketicinin ulusal ekonomiye ilişkin farkındalıklarının artması ile beslenir. Uyarlanmış ürünler ise tüketicinin salgına ilişkin algılarından kuvvetli biçimde etkilenir. Salgın mağduru tüketici; her zaman olduğundan daha tutumlu, istekleri konusunda ısrarlı, ne istediğini bilen, geleceği için endişeli ve farkındadır. Üreten tüketicilerin yaratılması Tüketicilerin, tüm değer sunan işletmelerden beklentileri, daha uzun ve sağlıklı yaşam vurgusu olan ürün teklifleridir.
İnsanlık, en çok şimdi, en büyük zenginliğin sağlık olduğu düşüncesine kitlenmiştir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirme, süper güçlü ürünler, takviye ürünler, fiziksel ve ruhsal zindelik ile esenlik ekonomisi tüm ürünler için vurgulanan özellikleri oluşturur. Ürünün sağladığı temel faydanın yanı sıra sağlık, esenlik, uzun yaşamaya ilişkin destekleyici bir fayda tüm ürünler için zaruri durumdadır. “Güçlünün ayakta kalması” metaforu, farklı kırılgan gruplar için korkunun vücut bulmuş haline dönüşmüştür. Tüketicilere kısıtlı deneyimler sağlayarak ve böylelikle etkinlik duygularını artırarak, üreten tüketiciler yaratan markalar kazananlar arasında yer alacaktır. Birlikte yaratma, psikolojik sahiplenme ve çıktının kendisine olduğu hissi tüketicilerin kendini gerçekleştirme güdüsünü besleyecektir. Tüketicinin beklentisi Ambalaj, bilindik fonksiyonlarının yanı sıra hem üretim hem de tüketiciye ulaşma noktasında hijyen ve virüsten arınmışlık bağlamında tüketici için önem kazanmıştır. “Virüs tutmaz” ya da “Bu ambalajda mikrop durmaz” vurguları tüketicinin satın aldığı tün ürünler için dikkat çekici ve katma değer yaratan söylemler arasında yer alacaktır. Bu söylem yalnızca ambalaj için değil, ürünlerin kendi yüzeyleri için de geçerli bir söylemdir. Bugünün tüketicisi tercih ettikleri ürünlerin ve ambalajlarının; sağlıklarını korumak, uzun yaşamalarını desteklemek ile ruhsal ve fiziksel koşullarını geliştirmek için birer kalkan ya da sağlayıcı fonksiyonunu üstlenmelerini bekler ve tercihlerini de bunu başaranlar arasından yapacaktır.
Konuşmalarının ardından Prof. Dr. Feride Bahar IŞIN’a katkılarından dolayı Ticaret ve Ekonomi Kulübü Kurumsal İlişkiler Başkanı Gonca TAŞAR tarafından plaket takdim edildi.