0 312 217 46 43
info@tekder.com.tr
Dizi filmler, oyunlar, bazı uygulamalarla toplum “öteki dünya”ya, o şeytanın vaad ettiği “yeryüzünde bir cennet, ebedi bir hayat ve astral seyahatler”e hazırlanıyor. Bu dünyada ne varsa “öbür dünya/Metaverse”de de onun bir benzeri olacak. Ama orada kolektif hayatta din, ahlak, hukuk yok. Özel alanda kendi dininizi, cemaatinizi örgütleyebilirsiniz. Zaten NLP ya da Transandantal Meditasyon, bazı postmodern cemaat yapıları ve benzeri şekillerde kimi yaşam koçları ve sağlık/mutluluk guruları sizi böyle bir dünyaya hazırladılar. Bu dünyada belki pahalı bir harcama ile ölmüşlerinizin klonoidini üretebilirsiniz ama, orada dini, siyasi, ideolojik, politik, sivil ve askeri önderlerinizin avatarı ile buluşmanız çok daha mümkün olacak..
Eğitim yok, işsizlik yok. Para yok, mülkiyet yok. Tekâmül yolculuğunun zaman ve hız limiti yok. Oradan buraya, buradan oraya geçiş mümkün. “Gerçek hayat” zorluklarla dolu, gerçek cennet için malınız, canınız, sevdiklerinizle çabalamanız gerekiyor. Oysa Şeytanın size vaad ettiği cennette(!) bunların hiç biri yok ve beklemeyeceksiniz. İyi-kötü, günah-sevap her şey göreceli. Kutsal kitaplarda anlatılan onların deyişi ile Tedavülden kaldırılacak. Eski insan da öyle. Trans Humanizm ve Neura Linkler’le herkes maksimum bilgiye erişim imkanına sahip olacak. Atalarınızla birlikte yaşayabileceksiniz. Mevlana, Eflatun, Aristo ile arkadaş olabileceksiniz. Onları bugünkü dünyada Klonoid olarak üretseniz de, onların zihinsel dünyası, bu dünyada yaşarken de Metaverse ile entegre olacak. Öteki dünyadaki Avatarları ise herkesle eşzamanla bilgileşim içinde olabilecek. Siz kendinizi on kopyaya çevirirseniz, bir yerde bir Budist mabedinde rahip, bir başka yerde bir fahişe, bir başka yerde mesela Kazıklı Voyvoda, Hitler benzeri bir kişiliğe bürünebileceksiniz. Çünkü o mekanda, artırılmış gerçeklikler dünyasında DeepFake’lerle kurgulanmış fantezilerin süslediği bir dünyada din, ahlak, hukuk, gelenek, hatta, cinsel kimliğinizden bağımsız BİREY’ler şeklinde varolacaksınız.
Eğer bu sanal dünyanın yerleşik bir bireyi olacaksanız, sanal Tanrıların sizin varlığınızı onaylaması gerek. Size bu dünyaya giriş şifresi vermesi gerek ki, siz geçmişinizi ve gelecek planlarını yapabilesiniz. Sonuçta size iki sanal pasaport verecekler: Sağlık ve performans pass.’ı. Bu iki pass.’ınızda yeterlilik puanına ulaştığınızda ve bu durumun Genesis tarafından onaylanması ile “tekamül yolculuğunuz”(!)da geldiğiniz konumla ilgili yüklemeleriniz yapıldıktan sonra, şeytanınıza sadakatiniz ölçüsünde ödüllendirileceksiniz, bu yeryüzü cennetinde!? Şeytan ve siz, nefsinizle merhamet ve sadakat da olmayan bu dünyada, cinsel yönelimler ve deneyimleriniz, ihtirasla istediğiniz şeylere ulaşma konusunda yalnız ve tek başınasınız! Suç işleme riskiniz yok gibi. Size bu sanal cenneti(!) sunan yapay zeka, sizi yanlış bir şey yapmanız konusunda da izliyor olacak ve her an zihniniz kontrol altına alınıp, silinebilir ve yeni zihinsel fonksiyonlar tanımlanarak yüklenebilir. Siz o dünyayı kullanırken, aslında siz o dünyanın bir parçası oluyorsunuz.
Metaverse’nin ruhani misyonerleri bugünden aranızda dolaşıyor. Şeytan sürekli nefsimize mesajlar atacak, korku, umud, zorunluluk, menfaat, keyif, haz, mutluluk, sağlık vaad edecek. Şeytan bu en büyük oyunu için fazla mesai yapıyor. Şeytanın ins ve cin dostları da gece gündüz çalışıyor. Ne kadar çok politikacı, bürokrat, gazeteci, akademisyen, STK temsilcisi, sermaye sahibi dostları varmış. Hatta cemaat denilen yapılarda ne kadar hakimiyet kurmuşlar. Sanki onlar üzerinden de, ideolojik, politik, felsefi, dini, artistik Metaverse’ler üretilmiş. O sanal cennet bu artırılmış sanal gerçeklik dünyasına geçiş bu anlamda hiç de zor değil. Bu yeni dünya birilerinin vaad ettiği cennetten çok daha fazla “Gerçek”(!). Bugünkü dünyamız gerçeklik dünyası, Ahiret bizi Hakikate yönlendirir, sanal gerçeklik dünyası Hakikati reddediyor ve gerçeklik dünyasında artırılmış gerçeklik dünyasına çağırıyor.. Hem zaten, Mesih ve Mehdi beklentisi içinde olanlar için bu dünyada Holografik ve “kurgulanmış gerçeklik” düzleminde bu dünyada artık, Starlink ve 5G ile Mehdi, Mesih ve birçok mucizeyi “DeepFake” olarak bir tekno show şeklinde sunmak mümkün. Ve bu alemden bu anlamda öteki aleme geçiş çok kolay.
Mesela adrenalin bağımlısı bütün taraftarlar için bu cennet daha cazip olacaktır. Macera gemisi, macera kampı ya da aksiyon filmleri meraklıları, Survivor izleyicileri, şiddet oyunlarına bayılanlar, Boks, Kick Boks, Pankreas güreşi yapanlar, izleyenler, kumarbazlar, fuhşiyatın tüm türevleri ve troller, trol yöneten ve kullanan her seviyedeki BİREY’ler (Ki bu mifsit topluluk, kötülüğün organize olmuş şeklidir) bu dünya için potansiyel olarak hazırlar. Yani macera ve keyf arayan herkes için ucuz, kolay ve sınırsız keyf!
Uluslararası sistemle birlikte hareket ederek, bu konuda, iktidarı ve muhalefeti ile “Dijital dönüşüm” için seferber olan siyaset ve bürokrasi, akademi, media, STK kendilerini neyin beklediğinin farkındalar mı! Bu işin sosyolojik, psikolojik, dini, felsefi, beşeri, iktisadi ve siyasi sonuçlarının farkındalar mı! Öğrenme yok ki, okul olsun. Nesnelerarası iletişimle her bilgiye düşünce yoluyla ulaşabileceksiniz. Yasa yok, suç yok. Para yok, vergi yok. Global Reset sonrası Trans Humanizm döneminde devlete de gerek yok. Birileri var gücü ile kendi cehennemine kendi sırtında, cennet hayali ile odun taşımaya devam ediyor.
Trans Humanizm’in ne olduğunu da anlamış değiller. Aşı, Chip, HES kodunu falan sağlık için gerekli bir insani faaliyet zannediyorlar. Daha bunlar maskeyi anlamadılar ki, bu yeni dünyayı anlasınlar. Bunların çoğu bu olanları hâlâ bilim kurgu, fantezi, masal-mitolojik hikaye zannediyor olabilirler. Tanrıyı tedavülden kaldıracaklarını söyleyen bu çete, bugün yaşayanlar için siz tarihin sonuna geldiniz, siz biyolojik insan türünün son örneklerisiniz” diyor, birileri Alfabenin son harfi ile tesmiye edilen Z kuşağının idam fermanını, çocuklarımızın alınlarına Nobel ödülü gibi çakıyorlar!
Orada sanal evlilikler yapabilecek, sanal şirketler kurabileceksiniz. O dünya bu dünyayı yutmaya hazırlanıyor. Fiziki dünya için de, bunlara ve bu yeni Malthusçular’a göre 500 milyonluk bir insan nüfusu yetiyor. Aslında bu dünyayı imar edecek olanlar bundan sonra insanlar olmayacak. Humanoidler, Klonoidler, XEnebot (biyonik robotlar) o işi yapacaklar. Tavşan gibi üreyen, koyun gibi büyüyen, sincap gibi beslenen ve insan gibi düşünen insanımsı robotlardan söz ediyorlar. Bunların klonlanması ve üreme yoluyla eşeylenmesi sözkonusu. Geçiş döneminde Siborglar ve gen implantı ile güçlendirilmiş yeni insanlar sözkonusu.
Bakın burada fiziki ve hukuki sonucu olmayan, ama haz şeklinde duyacağınız zina da meşru uyuşturucu da! Cinayet de işleyebileceksiniz, oyun oynarken yaptıklarınızı artırılmış gerçeklik düzleminde de yapabileceksiniz. Kuşkusuz insan olarak kaldığınız sürece sizde bunun ahlaki bir erozyona sebeb olması, psikososyal davranışlarınıza yön vermesi ve model oluşturması kaçınılmaz. Şeytan insanlık tarihinin en keskin fitnesi için tüm hileleri ile insan soyuna son darbesini vurmak için tüm esbab-ı cefasın toplamış gelmiş, anlayacağınız. Konuşmalarının ardından Gazeteci Yazar Abdurrahman DİLİPAK’a katkılarından dolayı Ticaret ve Ekonomi Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa AKGÜL tarafından plaket takdim edildi.